Bu neden böyle…

Sıcak elleri vardı. Ne yaptığını kesinlikle bilen güzel ve sıcak elleri vardı. Yanında olduğum süre boyunca, boynum ve omzum arasındaki o aptal yere muhakkak bir kez dokunurdu.
Bu özleyebileceğim bir şey.
Yüzüne biraz küçük geldiğinden bir işe odaklandığında komik görünen dudakları vardı. Komik görünebildiği halde inanmamanın zor olduğu büyük, etkileyici sözcükler akıtan, iltifatlarla dolu dudakları vardı.

Bu alışmış olabileceğim bir şey.

Garip dudaklarına inat kusursuz sayılabilecek dişleri vardı. Her güldüğünde dudaklarındaki garipliği kapatan düzgün dişleri, gamzeleriyle birleştiğinde insanın içini ısıtan bir gülüşe fon görevi yapardı. İçinde kaybolma isteğinden çok kenarında oturup kitap okumak fikri uyandıran çizgimsi gamzeleri vardı.

Bu aşinası olmaktan mutluluk duyabileceğim bir şey.

Pek çok kusurunu örten şahbaz kara gözleri vardı. Şahbaz gözlerinin etrafını çevreleyen kara tüller gibi kirpikleri vardı. Bazen kirpiklerinin arasından benim gözlerime kitlerdi gözlerini. Sanki ayaklarıma tüller dolanmış, düşecekmişim gibi korkardım. Gözlerimi nereye kaçıracağımı bilemez, kirpiklerinden geçip içime akmasına müsade ederdim.
Bu daha canlı hissetmeme sebep olabilmiş bir şey.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder